İki Büklüm

Gider kemâle mehtap; menzil hilaldir iki büklüm.
Hüsn ü cemal önünde; ebru-yi nâzdır iki büklüm.

Tevâzu etse şâyet, aldanma ehl-i riyâya;
Ok gizli sînesinde, eğri yaydır iki büklüm.

Secde olup kırarsan; nefs-i emmarede kibri;
Karşında duran dimdik, her mihraptır iki büklüm.

İstersen seyr-i eflâk, aç elin kırık gönülle;
Kuşta kanat olan tüy; bak, kırıktır iki büklüm.

Hâşâ değil tevâzu, ebru-yi yârda eğilme.
İnce yaya çekilmiş; şûh nigâhtır iki büklüm.

Olmaz kemersiz köprü; köprüsüz, sudan geçilmez.
Sermest geçen ömürden, ihtiyardır iki büklüm.

Boyun bükük gerektir, olsak ta âzâde-meşrep;
Gönül çalan gururlu, zülf-i yârdır iki büklüm.

Düşman tevâzuundan; aldandı, emîn olanlar,
Ava sinsice gelen, her sayyâddır iki büklüm.

Ağır başlıdan zâhid, bekleme rânâlık zinhâr!
Kaynar kazan altında, ten-i hâktır iki büklüm.

Boynu bükük gidilse; hangi gönül açılmaz.
Ferhâd’a yolu açan; bir kazmadır iki büklüm.

Cevr-i felek vurunca, ay nasıl eder müdarâ?
Bir dairedir kalkan, bazen yaydır iki büklüm.

Bilmek murâd edersen, serencâmımı Serâzât;
Alnımda nakş-i ebru, iki kaştır iki büklüm.

——-

Serâzât.com’da; sadece Necip YILDIRIM’ın şiir ve makaleleri yer almaktadır. Bütün hakları saklıdır. İzinsiz kopyalanamaz ve neşredilemez.