Dost

Bir Hayatın Derin İzleri

Zat-ı muhteremin vefat sene-i devriyesine istinaden sevgi ve özlem ile;

Bir insanın hayatına dokunmak, sadece onunla geçirdiğin zamanla değil, bıraktığı izlerle de ölçülür. Enver Abi, bizim için bir isimden çok daha fazlasıydı. O, yüreğiyle varlık gösteren, yaptığı her işin içine sevgi ve özveri koyarak yaşamış bir insandı. Ne kadar zorluk yaşadığından, ne kadar mücadele verdiğinden bahsedebilirim, ama Enver Abi’nin büyüklüğünü, kalbinin derinliğinde bulan bir tek ben değilim, ailem ve hepimiz bulduk.

Ailemiz Türkistan’dan bin bir zorlukla Anadolu’ya; Sovyetlerin zulmünden dolayı hicret ettik. Yalnızdık, korkuyorduk. Hiç kimsesiz, vatansız topraksız kimliksiz kalmıştık. Göçün acılarını iliklerimize kadar yaşadık. Her birimiz farklı şekillerde baş ettik, ama Enver Abi, göçün getirdiği yalnızlık ve yabancılaşma içinde, bir köprü gibi durdu. Bu topraklarda yalnız olmadığımızı hissettirdi. O, bir aile büyüğü olmanın çok ötesindeydi; bir şefkat kaynağı, bir dayanışma simgesi, her zaman ve her koşulda destek olabilen, güçlü bir omuzdu. Enver Abi, yıllar boyu taşınan bir mirası, sadece varlığıyla değil, her anındaki fedakârlığı ve içtenliğiyle en güzel şekilde taşımayı başardı.

İyi olmanın, insan olmanın ne demek olduğunu hepimize öğretti. İyilik, onun için bir seçim değil, doğasında var olan bir hayat biçimiydi. Maddi olarak yanımızda olduğu gibi, manevi olarak da o kadar derin bir iz bıraktı ki; her aklımıza geldiğinde, bir şekilde onun varlığını hissediyor, gülümsemesinin, sesinin içimizde yankılandığını duyuyoruz. O, bu dünyada iyiliğin vücut bulmuş haliydi, ve bu iyiliği hiç eksiltmeden, bizlere de aktı.

Fakat Enver Abi’nin gerçek büyüklüğü sadece verdiği destekte, gösterdiği şefkatiyle değil, aynı zamanda her zaman insan olmanın en güzel halini yaşamasında gizliydi. O, kısacık fani hayatta bir insanın ne kadar iz bırakabileceğini, sadece başkalarına nasıl davranarak anlatmış bir insandı. Her insanın hikayesini dinlerken, her birini kendi hikayesi gibi içselleştirir, onların dertleriyle dertlenir, sevinçleriyle sevinirdi. Onun gülüşü, her anında etrafındaki insanlara bir umut ışığı gibi parladı.

Bugün, Enver Abi’nin ölüm yıl dönümünde, bir eksiklik var içimizde. Ama bu eksiklik, boşluk değil; onun hayatının anlamını daha derinlemesine kavrayıp, her geçen gün kalbimizde daha da büyüyen bir boşluk. O boşluğu ancak Enver abinin kendi öğütleri ile doldurulabilir. O, sadece fiziksel olarak aramızdan ayrıldı ama bıraktığı değerler, hissettirdiği manevi zenginlik, her zaman bizimle kalacak.

Enver Abi, senin gibi bir insanın hayatımıza girmesi, bir lütuftu. Seninle geçirdiğimiz her an, bir ömre bedeldi. Senin bizlere sunduğun iyilik ve özveri, bizim en değerli mirasımız. Ruhun şad olsun, her zaman ve her yerde hatırlanacak ve saygıyla anılacaksın.

——-

Serâzât.com’da yayınlanan yazı ve şiirlerin fikrî hakları ilgili yazar ve şairlere aittir. Bütün hakları saklıdır. İzinsiz kopyalanamaz.

Mesut GÜNEŞ

Marka Yöneticisi. Hitabet Sanatçısı. Tiyatro. Sinefil. Edebiyat. Tarih. Yazar, Seyyah. BJJ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu