
Enver Ören; onu tanıyan herkesin Enver Abisi…
Annesinin duasını, babasının rızasını almış bir evlat…
Hocasının yanında edep timsali bir talebe…
Ayda da olsa namazını ihmal etmeyecek, dünya başına yıkılsa da rabbine şükredecek bir Müslüman…
İsmi ile müsemma, etrafına her daim neşe ve muhabbet saçan, tebessümler dağıtan bir pınar…
Yüce rabbinin kutsiyetini ve samedaniyyetini; kendinin acziyetini ve ona muhtaçlığını bir lahza unutmayan bir kul…
Bir dağ kadar heybetli, bir ağ kadar zarif ve nârin…
“Onlar hayırda birbirleriyle yarışırlar” Ayet-i Kerimesini, “Cennet, cömertler yurdudur.” Hadis-i Şerifini şiar edinmiş bir semâhat nişânesi…
Sevgiden kılıcı, tevekkülden zırhı ile gönülleri fethetmiş bir cihangir…
Karşısındakine kendisini dünyanın en mühim insanı zannettiren, bir bakışıyla sayfalar, bir sözü ile kitaplar dolusu şey anlatan bir hatip…
Vatanına hizmetten geri durmayan bir asker…
Fırtınalı denizlerde, şiddetli rüzgarlara, kabaran dalgalara karşı yol almakta mahir, mürettebatına karşı her daim kalender ve babacan bir kaptan…
Çocukların ton ton dedesi, delikanlıların müşfik babası.
Koskoca bir çınar; kökleriyle dinine, tarihine, kültürüne sımsıkıya bağlanmış, edep ve ahlaktan gövdesi şefkat ve merhametten dal ve yaprakları ile gariplere âguşunu açan bir çınar.
Kendi ifadesiyle, “…Enver Ağabey demek sevgi demektir, Enver Ağabey demek acıyan insan demektir, Enver Ağabey demek vermekten zevk alan insan demektir…”
Koca bir deryayı bir kovaya sığdıramazsınız. Bu yazı da Enver Ağabey’i anlatmaya elbette ki kifayet etmeyecektir.
İki günlük şu dünya hayatında kendimi aynı havayı solumakla bahtiyar, fakire müteveccih nazarları ile şerefyâb olmuş hissettiğim nadir insanlardan Enver Ağabey. Muhterem pederime o gün orada olmama vesile olduğu için hassaten dua ederim. Vefatlarından evvelki son Bursa sohbetleriydi. Onu seven dostları salonu doldurup taşırmıştı. O zamanki küçük yaşıma rağmen gözlerimi ondan alamıyordum. Kürsüye en yakın noktadan yüksek bir hayranlık ve derin bir hayret içerisinde izliyordum Enver Ağabey’i. Kalbinden neşet edip ağzından dökülen sözleri orada hazır bulunanların kulaklarına değil, doğrudan kalplerine yayılıyordu.
O esnada duyduğum hayretin sebebi, onca insanın işini gücünü bırakıp heyecan ile oraya gelmesiydi. Gözlerini kırpmadan dinliyorlardı, imkanları olsa nefes dahi almayacaklardı. Bunun sebebini yaşım ilerledikçe ve Enver Ağabeyin sohbetlerini dinledikçe idrak etmeye başlamıştım.
Kızmayı, münakaşayı, tenkidi, itirazı, şikâyeti hayatından silip atmış, ömrü boyunca tatlı dilli güler yüzlü olmuş birisine nasıl hürmet gösterilmeyecekti ki?
Tanıştığı, ulaştığı, dokunduğu hiçbir insanın hakkında menfi bir söz söyleyemeyeceği ender insanlardandı Enver Ağabey.
“İnsan sevilmek için yaratılmış. Herkese güler yüz ve tatlı dil ile muamele etmelidir.” Derdi. Resul-ü Ekrem’in “Müminin neşesi yüzünde, kederi kalbindedir.” Hadis-i Şerifini kendisine düstur edinmişti.
İnsanlara Allahu Teâlâ’nın emir ve yasaklarını izah eden, bütün veçheleri ile insan-ı kâmil olmanın yolunu gösteren ilmihal kitaplarının vücuda gelmiş haliydi. Ondan bir şeyler öğrenmek isteyenlerin onun hal ve hareketlerine bakması yeterli oluyordu.
Onun bu bitmek tükenmek bilmeyen tebessümünün esbabımucibesini soranlara “Enver Ören, ölüm ve sonrasına hazırlanmakta olan kişidir, onun derdi ölüm ve sonrasıdır, onun için kendisi daima neşelidir.” Derdi.
Hayat hayaldir… ve bir hayale sığdırdıkları ile Enver Ağabey, her müslüman gencinin örnek alması gereken mümtaz bir şahsiyet.
Ardında bıraktığı eserler ile her daim hatırası zihinlerde canlı kalacak. Geride kalan on iki senede de olduğu gibi gelecek nesillerce de iftihar ve hasret ile yâd edilecek Enver Ağabey.
Bizler bu hicran mevsiminde Enver Ağabeyimizin kokusunu “Hayatımın anlamıdır” dediği Türkiye Gazetesinin sayfaları arasında buluyoruz. Ahirette visale ermenin hayali ile moralleniyoruz.
Bir Müslüman görünce Enver Ağabey’i, Enver Ağabey’i görünce Müslümanlığı hatırlıyoruz…
——
Serâzât.com’da yayınlanan yazı ve şiirlerin fikrî hakları ilgili yazar ve şairlere aittir. Bütün
hakları saklıdır. İzinsiz kopyalanamaz.
Allahü teâla şefaatlerine nâil eylesin, yürekten kaleme…